14 Ekim 2009 Çarşamba

Web Design - What makes them click?

  • If we think that information is hard to come by, then we see that information as being more valuable.
  • Social validation and scarcity work together
  • If we think a lot of other people liked the cookies and that there aren’t many cookies left,
    it creates an even stronger pull to action. Thats why we prefer iphone to use.
  • If we see the phrase, “only two left in your size” or “only one left in stock,” we feel that we’d better hurry up and make the purchase before they are all gone.
  • Time can be used to convey scarcity at a Web site. The phrase, “For a limited
    time only,” creates the same scarcity efect.
  • If something is scarce, it will seem more desirable and more valuable to us.
    Showing a limited quantity in stock, or a limited time frame that something is
    available, invokes scarcity. Scarcity motivates us to act.
    Not only products can be scarce. Access to information might be hard to get,
    and therefore will make that information seem more valuable to us as well.
-----
We say we want a lot of choices, but the reality is that when we have a lot of choices, we can’t decide.

Lots of choices will grab our attention, but too many choices overwhelm us—to the point where we likely won’t buy at all.

For the mid brain, it’s all about immediacy. If the Web site can’t promise it
immediately, the next best thing is to let us know it will be there very soon.
Notice that in the message that follows, there is immediacy about when it will
be delivered (tomorrow) and when you should order it (in the next 19 minutes).

The old brain is engaged if there is choice decision that involves contrast. The
old brain is looking for basics. Big versus small; expensive versus inexpensive.
It will make instant decisions about good and bad based on contrast.

Order Effect is the effect that makes people choose the first choice generally if they have the equal choices.

The old brain is constantly scanning the environment looking for any changes that signal danger, food, or sex.

We pay attention to anything that happens when we are in an emotionally arousing situation. We also remember it more deeply.

The old brain cares about you. It cares about protecting you, feeding you, and helping you to reproduce. If you want to grab someone’s attention, you need to get the attention of the old brain by having something change, by showing food, by implying sex, or by using the word you.
-----

We tell ourselves stories about ourselves. We have “self-personas.”

8 Ekim 2009 Perşembe

The American Dream

Özgürlükler ülkesi Amerikadan bazı bilgilerr:
50 milyon insanın sağlık sigortası yok.
Devlet hastane masraflarını Çalı Bey sağolsun ödemiyor.
Masraflarını ödeyemeyecek insanları hastane kabul etmiyor.
Hastalara alıcakları hizme için seçim şansı tanınıyor. Bir vatansaşın kopan iki parmağına 12.000 ve 60.000 USD dolar faturalanıyor adamcağız tek parmağına kavuşabiliyor.
Sigorta şirketleri kanser, kalp, yüksek tansiyon gibi hastaların poliçelerini yenilemiyor.
Bir sürü hastalığın ödemelerini abuk subuk sebeplerle ödemiyor.
Hastalar için eve ambulans yollanmıyor.
Alın size Amerikan Rüyası..

İngilterede ise manzara çok farklı, aile hekimleri aylık 80.000 pound kazanıyor, işleri sadece hastaları ile ilgilenmek, sigorta şirketini aramak zorunda değiller. Hastalarında iyileşme gözlenirse ekstra ödeme alıyorlar, hastaneler tamamen ücretsiz, hatta sevklerde kurumlar size ödeme yapıyorlar.

Fransa da durum benzer, sağlık hizmetleri ücretsiz, bırakın onu yeni doğum yapan kadınların evine yardımcı gönderiyor hükümet. İzinler vs de cabası.

Ama filmlerde gösterilen Amerika bu değildi ki bize arkadaşlar, değil mi ?

Kaynak: Sicko Belgeseli - İzlenmesi şiddetle tavsiye olunur.

4 Temmuz 2009 Cumartesi

Hep biryerlere, birşeylere yetişme telaşı içindesin değil mi? Müşfik KENTER

Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi?
Hiç vaktiniz yok, Fast live, Fast food, Fast music, Fast love…
Dikte ettirilen yükselen değerler, in ler, out lar…
Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında bitecek hepsi.
Dostluğu klavyelerinde, yaşamı monitörlerinde arayanlar, size sesleniyorum!
Hangi tuş daha etkilidir ki sıcacık bir gülüşten ya da hangi program verebilir bir ağaç gölgesinde uyumanın keyfini
Copy-paste yapabilir misiniz dalgaların sahille buluşmasını
İçinizi ısıtan gün ışığını gönderebilir misiniz maille arkadaşlarınıza
Sevgiyi tuşlarla mı yazarsınız
Öpüşmek için hangi tuşlara basmak gerekir
Ya da geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman
Doğayı bilgisayarlarına döşeyenler, neden görmezsiniz bahçedeki akasyanın tomurcuklandığını
Ve ıslak toprak kokusu var mıdır dosyalarınız arasında
Koklamak, duymak, dokunmak, yok mu yaşam skalanızda
Bilgi toplumu oldunuz da, duygu toplumu olmanıza megabaytlarınız mı yetmiyor

Kaynak: www.kendinigelistir.com

2 Temmuz 2009 Perşembe

Sevdiğim bir şarkının sözleri..

Sene 2003 olsa gerek, üniversite sıralarında taze bir mühendis adayıyım, bir arkadaş vasıtasıyla elime geçti müzik cdsi. Grubun adı Falso, Hacettepeli arkadaşların oluşturduuğu bir grup.. Bir şarkı dikkatimi çekiyor, dnliyor dinliyor, tekrar dinliyorum. Duygular arasında dolaştırıyor beni, adını bile tam hatırlayamadığım bu şarkının sözleri bu gün bile dimağımdaki yerini alıyor. Aynen şöyle:

Dün gece penceremenden şarkılar yazdım sana
Bilmem duydun mu beni..
Dün gece bir martıya fısıldadım ismini
Bilmem buldu mu seni..

Şimdi yalnızım dilimde eski bir şarkı
Yürürüm bomboş sokaklarda
Seni ararken gözlerim doldu yine
Unutma beni uzaklarda..

Beni sen anlardın, tek sen..
Sen de gittin neyleyim ben..

Beni sen anlardın, bir sen..
Sen de gittin neyleyim ben..

28 Haziran 2009 Pazar

Entrepreneurship 101 - Course introduction

Check out this SlideShare Presentation:

19 Haziran 2009 Cuma

Tez Çalışmam

İyi günler,
Bu gün sizlere biraz tez çalışmamdan bahsetmek istiyorum.
Ocak 2008'den bu yana TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinde aldığım eğitimin son basamağı olan tez yazım aşamasını bir kaç aylık bir süre içerisinde bitirmem gerekiyor. Tez konusu olarak ekonomimizi ve gençliğimizi yakından ilgilendiren bir konuyu Girişimciliği irdelemek istedim. Bu kapsam da yaptığım litaretür çalışması sonucunda bir çok akademik çalışmada kullanılan EPQ yani Entrepreneurial Profile Questionnaire ile Türkiye'deki girişimcileri bilgi ve görüşlerini sorguluyorum. Bunu tasarladığım http://www.turkgirisimci.net adresinden gerçekleştiriyorum. Sizinle şirketlere gönderdiğim tanıtım mailinin içeriğini de büyük bir zevkle paylaşmak isterim. Tezim kapsamında Türkiye'nin dört bir yanından yüzlerce girişimciye bu anketi uygulamam gerekiyor. Tam da bu noktada değerli arkadaşlarımın yardımına ihtiyaç duyuyorum işte :) İyi günler.

-------------------------

İyi günler,
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nde yürütülen, Türk girişimciliğinin karakteristik özelliklerinin, bölgesel farklılıklarının ve büyüme eğilimlerinin araştırıldığı bilimsel bir çalışma ile ilgili sizlerden değerli yardımlarınızı talep ediyorum. Bu çalışma kapsamında Türkiye’nin dört bir yanından girişimcilerin bilgi ve görüşlerine ihtiyaç duyulduğundan mail zincirleri yöntemi ile çalışmaya katılım ve ilginin arttırılması hedeflenmektedir.

Firma sahipleri, aile şirketinde çalışan girişimci nitelikli kişiler web sitesinde bulunan ankete değerli 12 dakikalarını ayırarak, yüksek lisans tezinde irdelenecek konularda görüş ve bilgilerini rahatlıkla paylaşabilmekte ve Türk Girişimciliği’ni destekleyecek bu çalışmaya katkıda bulunabilmektedirler.

Sizlerden beklentimiz elinizden geldiğince mail zinciri ile bu bilgileri arkadaşlarınız ile paylaşmanız, çevrenizdeki girişimcilere ulaşmanız ve çalışmamız için Türkiye genelinde daha çok girişimciye ulaşmamız noktasında yardımcı olmanızdır.

Değerli yardımlarınız için teşekkürler.



Tezi yürüten ve siteyi oluşturan kişi:
Hayri Can Duygun
Web Sitesi: http://www.turkgirisimci.net
e-mail : hcduygun@etu.edu.tr
Adres: TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi İşletme Bölümü Söğütözü Cad. No.43 Söğütözü/Ankara
Telefon : (312) 292 4000 Dahili: 5351

------------------

18 Mayıs 2009 Pazartesi

KSK - Kasımpaşa Bank Asya Birinci Lig Final Karşılaşması


Dün benim için oldukça etkili ve büyüleyici hatıralarla ve atlatılan bir badireyle dolu olan ilginç bir gündü. 1999 Eylül ayından bu yana ailemin ikamet ettiği Karşıyakanın, şehri ve insanı ile bütünleşmiş olan futbol takımı final karşılaşması için Ankaraya gelirken, İzmirden, Denizliden Kocaeliden yüzlerce otobüs yollara dökülürken böylesine güzel bir sinerjiye kayıtsız kalamazdım. :)
Ben de bir kaç arkadaşım ile haberleştikten sonra stadın yolunu tuttum. Atmosfer muhteşemdi, stada yaklaştıkça artan 35 plakalı araçlar bir an olsun İzmirde olduğumu düşündürdü bana, tepelerin arkasından canım Ege Denizini aradım ama bulamadım :(
Hele ki stada yaklaştığımız anda ışıklarda duran araçların bizleri selamlaması ve karşılıklı KAF KAF çekmemiz çok hoşuma gitti. Adeta Ankarada İzmiri yaşadık bu bir kaç saat içerisinde.Maç başladıktan sonra 10000 kadar ateşli Karşıyaka taraftarına karşılık, sayıları 300ü geçmeyen Kasımpaşa taraftarı yakın tribündeki taraftarları taciz etmekten çok da ileriye gidemediler. Bizlerse İzmiri, İzmirliliği, Karşıyakayı yaşadık hep beraber, omuz omuza marşlar söyledik, güldük, eğlendik. Daha maçın 2. dakikasında öne geçen KAFKAF taraftarını umutlandırmasını bildi ki keşke sonunda da mutlu bir şekilde uğurlayabilseydi. Birinci lig sana yakışırdı Karşıyaka, Birinci lige İzmir yakışırdı aslında.
Tribünlerde ilginç olan bir diğer nokta ise KSK tribünlerinde bir sürü Anadolu Kulübünün taraftarının KAFKAFı desteklemesiydi. Ankaragücü, Orduspor herkes kırmızı yeşilli tribünleri doldurmuşlardı. Ama olmadı, umutlar dualar yetmedi, belki de kısmet değilmiş be KSK, kısmet değilmiş.
112. dakikada yenilen golden sonra dahi susmadı taraftarın, hep destek, tam destek için bağırdı, bağırdı. KSK oyuncuları da formalarının hakkını vermek için özellikle son beş dakika inanılmaz mücadele verdiler. Peki ya sonrası hüsran. Ağlayanlar, bu aşk uğruna ağlayanlar..Kasımpaşanın futbolcu olmuş ama ahlak unsurlarını toparlayamamış kalecisi Tolga, zaten üzgün olan KSK taraftarının üzerine attı direkt topu, kime nereye geleceğini umursamadan. Tabii taraftar bu noktadan sonra dayanamadı, sahaya atlayan KSK amigosuna da saha içerisinde saldırılınca, Kasımpaşanın taraftarları da sahaya inince kıyamet koptu. Teller söküldü, sahaya girildi bir hışımla. Biz ise çıkan arbededen uzaklaşabilmek için çabaladık durduk, birbirimizi kolladık, başımıza bir şey gelmesin diye. Taraftarlık, birliktelik güzeldi ama holiganlık yakışmadı sana Karşıyakam. Bu yaka başka yakaydı ama fair playdan uzaklaşmak yakışmadı sana..
Bir kaç güzel enstantene:
Göztepe atkısı açan bir taraftara arka sıralardan yorum: Ulen Göztepe bizim rakibimiz olamaz, baklavasına maç yapıyor oğlum onlar.. :)
300 kişi ile KSKye laf atan Kasımpaşa taraftarına KSK taraftarından akıl dolu cevap:
bir iki üç dört beş.. (tribünü sayıyorlar..)
Hele ki ampüllü bir tezahurat vardı ki gülmekten kırdı geçirdi bizleri..

Karşıyaka Resmi Web Sitesi: http://www.ksk.org.tr

15 Mayıs 2009 Cuma

Site Tavsiye: http://www.alfafinans.com


Bu yazımda sizlerle benim severek takip ettiğim, finansal her türlü gelişmeleri neredeyse dakikası dakikasına bizlere sunan bir siteyi tanıtmak istiyorum. Sitenin linki http://www.alfafinans.com

Tasarımını bizzat yaptığım web sitesinde TOBB ETÜ İşletme öğretim üyelerinden Yrd.Doç.Dr. Atılım MURAT finansal piyasaları etkileyen gelişmeleri ve bu gelişmelerle ilgili yorumlarını bu site aracılığı ile geniş bir kitle ile paylaşıyor. Dileyenlerin blog yazılarına abonelik ile e-mail yoluyla ulaşmalarına, yazıları arkadaşları ile paylaşmalarına izin veren sitede ayrıca gün içi gelişmelerin günlük ve haftalık dökümleri de yer almaktadır. Hatta bir adım daha ileriye giderek, an ve an takip ettiği finansal piyasalardaki gelişmeleri de gün içerisinde sitesinde paylaşmaktadır.

Atılım Murat ile ilgili ayrıntılı bilgi edinmek için tıklayınız..

Krizi daha derinden anlamayı ve finansal gelişmelere biraz daha bilinçli anlamayı dileyenlere web sitesini şiddetle tavsiye ederim.

14 Mayıs 2009 Perşembe

TOBB ETÜ Bahar Şenliği 15-16-17 Mayıs 2009


Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi(TOBB ETÜ) 2009 yılında Baharı birbirinden güzel konserler ve etkinliklerle kutluyor. 15-17 Mayıs 2009 tarihleri arasında sürecek olan şenlik, TOBB ETÜ Söğütözü Kampüsünde yapılacaktır. Gelecek arkadaşlarım için önerim büyük ihtimalle otopark sorun olacağı için mümkün olduğunca araba ile gelmemeleridir. Ek olarak şenlikte Rodeo, Canlı Langırt, Canlı Dart, Süper Jumper , go-kart, paintball, PES Turnuvası ve Yarışmalar gibi etkinlikler de olacaktır.

Şenlik Programı:

TOBB ETÜ BAHAR ŞENLİĞİ'09 15 MAYIS 2009 CUMA

SAAT / ETKİNLİK

13:30 Tüm Etkinliklerin Başlaması

13:30 - 16:00 DJ Ahmet Altuntaş

16:00 - 16:30 TOBB ETÜ Eşli Danslar Topluluğu

16:30 - 17:30 3 konseri(ETÜ Rock)

17:30 - 18:30 Boşcadde Rock Grubu

18:30 - 20:00 DİREC-T

20:00 - 21:00 DJ Yiğit Yaparel

21:00 - 22:30 BENGÜ

22:30 - 00:00 DJ Yiğit Yaparel

TOBB ETÜ BAHAR ŞENLİĞİ'09 16 MAYIS 2009 CUMARTESİ

SAAT / ETKİNLİK

13:30 Tüm Etkinliklerin Başlaması

13:00 - 16:00 DJ Ahmet Altuntaş

16:00 - 17:00 Sloow konseri (ETÜ Rock)

17:15 - 18:15 Lens konseri (ETÜ Rock)

18:30 - 19:00 TOBB ETÜ Halk Oyunları Ekibi

19:15 - 20:15 Ayaş Gökler Ekibi

20:30 - 21:00 Yeniköy Kolbastı Team Ekibi

21:00 - 22:30 VOLKAN KONAK

22:30 - 00:00 Urfa Belediyesi Sıra Gecesi Ekibi

TOBB ETÜ BAHAR ŞENLİĞİ'09 17 MAYIS 2009 PAZAR

SAAT / ETKİNLİK

13:00 Tüm Etkinliklerin Başlaması

13:00 - 15:30 DJ Ahmet Altuntaş

15:30 - 16:30 2.El konseri(ETÜ Rock)

16:30 - 17:30 İshot konseri(ETÜ Rock)

17:30 - 19:30 PİLLİ BEBEK

19:30 - 20:00 Break Dans Gösterisi

20:00 - 21:00 ABLUKA ALARM

21:00 - 22:30 SAGOPA KAJMER&KOLERA

22:30 - 00:00 DJ Yiğit Yaparel

Şimdiden herkese iyi eğlenceler..

13 Mayıs 2009 Çarşamba

Kitap Tanıtımı: Selling the Invisible

TOBB ETÜ MBA'de Satış dersinde ders kitabı olarak okutulan bir kitabı sizlerle paylaşmak istiyorum. Kitabın adı Selling the Invisible. Yazarı ise Harry Beckwith. Kitap modern pazarlamanın çok önemli adım taşlarından birisi olarak görülüyor ve geneli ile satış sürecini hatta hizmet ürünlerinin satış sürecini dahil akıcı bir dille anlatıyor. Türkçesi Optimist Yayınlarından çıkan kitabın çevirisinin adı ise "Görünmeyeni Satmak".

Kitabın özetini ise http://www.bizsum.com adresinden bulabilirsiniz.

Hacettepe Üniversitesi 2009 Bahar Şenlikleri Programı


Hacettepe Üniversitesi her zamanki gibi güzel bir şenlik programı hazırlamış. Zengin sanatçı listesi, birbirinden güzel etkinliklerle Baharı karşılayan üniversiteye bu sene dışarıdan katılımlara da izin verileceğini işitmiştim daha öncesinde.

Sanatçıların programı şöyle:

Yer : Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampusu
13 mayıs : Kenan Dogulu
14 mayıs : Duman
15 mayıs : Beduk,Dolapdere Big Bangs
16 mayıs : Bulent Ortacgil,Ezginin Gunlugu,Feridun Duzagac

Gece çıkacak bu sanatçıların yanı sıra gün içerisinde Ankaranın yerel gruplarının yanı sıra, uluslararası özellik taşıyan müzik gruplar da sahne alacaklar. Ek olarak her zaman ki gibi sayısız aktivite ve eğlence de bizleri bekliyor.

Giriş konusuna gelince Hacettepelilere girişler ücretsiz, konuklar için ise 10 TL olarak belirlenmiştir.

Katılacak herkese iyi eğlenceler diliyorum.