27 Şubat 2019 Çarşamba

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ("BDDK”) gözünden Taslak Yönetmelik Sunumuna İlişkin Notlarım

26 Şubat 2019 tarihinde Deloitte ev sahipliğinde farklı rollere sahip sektör paydaşlarının katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikte BDDK Başkan Yardımcısı Muhammet Cerit tarafından gerçekleştirilen konuşmaya ilişkin aldığım notlar ile satır başlarını aşağıdaki yazı ile aktarmaya çalıştım. 

Gerçekleştirilen sunum ile taslak yönetmelik ile neden güncelleme yapma gereği duyulduğu, güncelleme çalışmaları esnasında nelerin dikkate alındığı, hangi konuların öne çıkarılmaya çalışıldığı, değişiklik ile neyin amaçlandığı ve bundan sonraki yol haritasının nasıl olacağı katılımcılar ile paylaşılmıştır.

Ben de aldığım notlar ile yapılan konuşmayı blog yazısında konuyu merak eden profesyoneller ile paylaşmaya çalıştım.

Günümüzde Bilgi Teknolojileri faaliyetlerinin nasıl yürütüleceği ve dolayısıyla nasıl denetleneceği 2006 yılında yayımlanan ve 2010 yılında yürürlüğe giren sektörde İlkeler Tebliği olarak kısaltılan Bankalarda Bilgi Sistemleri Yönetiminde Esas Alınacak İlkelere İlişkin Yönetmeliği ile düzenlenmektedir. 10 yılı aşkın süredir hem BDDK, hem bağımsız denetim şirketleri denetimlerini bu yönetmelik hükümlerine göre gerçekleştirmektedir. Tebliğin yayımlanmasından günümüze teknoloki anlamında önemli gelişmeler olmuştur, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu gelmiştir. 2010 yılında bu yana sahada BDDK’nın denetim tecrübeleri ve bağımsız denetim şirketleri tarafından gerçekleştirilen denetimlerde sektörde görülen hatalı uygulamalar, eksiklikler ve yanlış anlaşılmalara açıklık getirme gerekliliğinin doğduğu belirtilmiştir. Keza, BDDK tarafından talimatlar ile ele alınan hususlar da yeni yönetmelik ile ele alınmıştır. İlkeler tebliği içerisinde refere edilen çerçeveler ve standartlar mevcuttu. Ama uygulama ve denetim esnasında bazı hususlarda gri kalan alanlar olabiliyordu. Yeni yönetmelikle birlikte bu gri alanlara da açıklık getirilmesi hedeflenmektedir.

Ek olarak yönetmeliğin çıktığı dönemde dijital bankacılık denilince temelde internet bankacılığı akıllara gelirken, günümüzde dijital bankacılık kanalları mobil bankacılık, telefon bankacılığı noktasındaki gelişmeler ile oldukça genişlemiştir.

Yönetmeliğe ilişkin çalışmalar esnasında neler dikkate alındı?

Bağımsız denetim çıktıları, BDDK tarafından sahada gerçekleştirilen denetimlerde karşılaşılan konulara ek olarak 2010 yılından bu yana diğer ülkelerdeki yasal mevzuata yönelik gelişmeler ve uygulamalar uzmanlar tarafından incelenmiştir. ITIL, COBIT, çeşitli güvenlik standartları ve çerçeveler de taslak yönetmelik çalışmasında dikkate alınmıştır. Diğer devlet kurumları, savcılık ve mahkemelerden gelen taleplerle ilgili de bazı maddeler taslak yönetmelik içerisinde ele alınmıştır. Yurtdışındaki uygulamalar elbette olduğu gibi alınmamış, ülkemiz koşullarında uygulanabilecek şekliyle değerlendirilmiştir.

Kişisel verilerin korunması kanununa yönelik olarak öncesinde bilgi mimarisi ile adreslenen hususların detaylandırılması gerçekleştirilmiştir. Kişisel veriler, hassas veriler, bunların nasıl paylaşılabileceği, açık rıza, varlık envanteri gibi tanımlamalar yapılmış. Bilgi güvenliği alanında nelerin korunması gerekiyorsa bunlara ilişkin hususlar yönetmelik taslağına derç edilmiştir.

İz kayıtları günümüzde daha önemli hale gelmeye başladı. API uygulamalarından bahsediyoruz, bankalar kamu kurumlarından çeşitli web servisler ile hizmetler alıyorlar. Dolayısıyla bu kanal üzerinde dolaşan verinin güvenliğinin sağlanması da önem arz eder hale gelmiştir.

Siber güvenlik alanında Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi kapsamında BDDK tarafından yürütülen bir takım faaliyetler mevcut. Bu konuda da düzenlemeler yönetmeliğe eklenmiştir.
Erişilebilirlik ve yedekleme yönetmelikte ele alınan bir diğer konudur.

Dış hizmet alımlarına yönelik destek hizmetleri yönetmeliğimiz vardı, ilkeler tebliğinde bir kaç madde ile konu ele alınmaktadır. Konuya ilişkin bir takım kafa karışıklıkları mevcuttu, bunların üzerinden talimatlarla geçilmiştir. BDDK, her türlü hizmetin dış hizmet olarak ele alınmasını beklemektedir. Bu süreçte bankalardan beklenti risklerin iyi yönetilmesi anlamında gerekli önlemleri almaları şeklindedir.

Internet bankacılığının yanı sıra mobil bankacılık, telefon bankacılığı, internet üzerinden bağlanabilecek herhangi bir cihaz üzerinden verilebilecek bankacılık hizmetleri ile kanallar oldukça genişledi. Bu hususlara ilişkin hükümler olabildiğince aktarılmaya çalışılmıştır.
Yönetmeliğe açık bankacılık ile ilgili temel hükümler eklenmiştir. Sektörün kendi içerisinde etkileşimin sağlanabilmesi anlamında Açık Bankacılık önemli. Bu doğrultuda ek yapılması gereken işler elbette mevcut.

Yönetmelik ile sektörel buluta özel madde açıldı.

BDDK’nın sektörden yazılan her madde için yazılım ve donanım yatırımı yapılması doğrultusunda bir beklentisi geçmişte olmadığı gibi bu yönetmelik ile birlikte de yok. Bu günden sonra da olmayacağı vurgulanmıştır. Kurumun, büyüklük bakımında birinci sıradaki banka ile en son sırada yer alan banka açısından düzenlemeye aynı gözle bakılmaması gerektiğinin farkında olduğu belirtilmiştir. Banka gruplarının kendi aralarında bir araya gelerek, yönetmeliğe ilişkin ortak önerilerini bildirmelerine yönelik bir beklenti mevcut. Türk Bankacılık sistemi içerisinde şube statüsünde bankalar, Kalkınma Yatırım Bankaları, mevduat toplayan büyük bankalar gibi çeşitli büyüklük ve yapıda bankalar mevcut. Büyük bankalardan beklenenlerin küçük bankalardan da beklenmesinin çok doğru olmadığı vurgulandı ve bu doğrultuda sektörün BDDK’ya doğru geri bildirimleri vermelerinin önemi belirtildi.

Bilgi Teknolojileri bankalar tarafından bir rekabet unsuru olarak görülmüştür. Bu sebeple iş birliği örnekleri olmamıştır. Bu yönetmelik ile ihtiyaç olması durumunda bankaların oluşturdukları iştirakler ile maliyeti paylaştıkları yatırımlar yapılması beklenmektedir. Buradaki gelişmeleri zaman gösterecektir.

Sonrasında yapılacaklar nelerdir?

BDDK tarafından görüşler toplanmıştır. Gelmeye de devam etmektedir. Dönüşlerin hepsinin üstünden tek tek geçilmektedir. BDDK’nın duruşuna uygun bir şekilde değerlendirmeler yapılmaktadır. Bildirimler sonrasında bir ara taslak oluşturulacak. Bu ara taslak oluşturulduktan sonra sektör paydaşları ile 1-2 günlük çalıştay yapılması planlanmaktadır. Banka büyüklüklerine göre seviyelendirme olabilir mi olamaz mı, mevzuatın yarattığı maliyet etkisi var mı gibi hususlar değerlendirilecek. API bankacılığının biraz daha açıklığa kavuşması gerekiyor. Belki API kullanan kuruluşların lisanslanması ihtiyacı doğabilir. Dijital onboarding ile alakalı olarak dijital olarak müşterileri nasıl kabul edebiliriz konusu BDDK tarafından üzerinden çalışılan bir diğer konu.

Özetle, Yönetmeliği görüşe açarmaktaki amaç; oluşturulan yönetmeliğin gelen gelri bildirimler ile sektörün yönetmeliği niteliğine kavuşturulması olduğu önemle vurgulanmıştır. Sektör paydaşları görüşlerini doğru bir şekilde iletebilirse, mükemmeli yakalamak elbette zor olsa da yönetmeliğin mükemmele daha çok yaklaşabileceğinin bilindiği belirtilmiştir. Yönetmelik ile amaçlanan, doğru bir şekilde riskleri yönetecek, doğru bir şekilde de sektörün önünü açabilecek yani inovatif çözümlere de fırsat verebilecek bir yapıya kavuşmaktır.